Makaleler

Turgut Uyar'ın Hayatı ve Edebi Kişiliği

Yazar: Diba Bahadıroğlu
Turgut Uyar'ın Hayatı ve Edebi Kişiliği

İkinci Yeni şiirinin en önemli şairlerinden birisi olan Turgut Uyar, hem şiirleri ile hem de Tomris Uyar ile olan evliliği ile edebiyat dünyasında önemli bir yere sahiptir. Biz de bugün bu önemli şairin önce yaşamını daha sonra da edebî duruşunu inceleyeceğiz.

Turgut Uyar’ın Yaşamı

1927 yılında Ankara’da doğmuştur Turgut Uyar. Bir harita subayının oğlu olarak dünyaya geldiği bu hayata 22 Ağustos 1985 tarihinde şair olarak gözlerini yummuştur. Aslen askerdir.

1943 yılında Konya Askerî Ortaokulu’nu bitirmiş, 1947 yılında Bursa Işıklar Askerî Lisesi’ni bitirmiş ve hemen akabinde Askerî Memurlar okulunu bitirip bitirdiği 1947 yılında orduya katılmıştır. İlk görev yeri 1948 – 1952 yılları arasında Posof olmuştur. Burası onun edebî yaşamında önemli izler bırakmıştır.  Posof’tan sonra Terme ve Ankara’da görevini sürdürmüş ama 1958 yılında 31 yaşındayken ordudan ayrılmıştır.  Daha sonra Türkiye Selüloz ve Kağıt Fabrikaları’nın Ankara bürosunda çalışıp akabinde Sanayi Bakanlığı’na geçmiştir. 1968 yılında ise emekliye ayrılıp tek uğraşı olan şiire kendisini adamıştır. Emekli olduktan 17 yıl sonra da İstanbul’da hayatını kaybetmiştir.

Turgut Uyar’ın Evlilikleri

Turgut Uyar, ilk evliliğini annesinin isteği üzerine yapmıştır. Bu evlilik onun 18 yaşında üç çocuk babası olması ile sonuçlanmıştır. Bu üç çocuk da Turgut Uyar’ın memurluk yaptığı yerlerde büyümüştür. İlk eşinden 1966 yılında 39 yaşında ayrılmıştır. Bu aşamada Tomris Uyar’ın da Cemal Süreya ile mutlu bir evliliği gitmemekteydi. 1966 yılında Tomris Uyar ile Turgut Uyar önce şiir üzerine mektuplaşmaya başladılar. Daha sonra bu mektuplaşmalar aşka dönüştü. 1969 yılında Tomris Uyar ile Turgut Uyar evlendi. Tomris Uyar ile 1985 yılına kadar yani ölümüne kadar evli kalan Turgut Uyar’ın bu evlilikten Hayri Turgut Uyar adında bir erkek çocuğu vardır.

Turgut Uyar ve II. Yeni Şiiri

Turgut Uyar, bir akım olan II.Yeni’nin en önemli temsilcilerindendir. Biraz değinmek gerekir ki II.Yeni bir akımdır, hareket değildir. Bu akım 1954 yılından 1960 yılına kadar yoğun bir şekilde sürmüştür, etkileri ise günümüze kadar devam eder. 1954 yıllarında Edip Cansever, Turgut Uyar, Ece Ayhan, İlhan Berk, Cemal Süreya, Sezai Karakoç dönemlerinden şiir anlayışlarından farklı şiirler yazmışlardır birbirlerinden habersiz. Bu bakımdan “Garip” gibi bir bildirisi mevcut değildir, bir dostluk söz konusu değildir. 

Bu akıma II. Yeni ismini veren şairlerin kendileri değil Muzaffer İlhan Erdost’tur. 1956 yılında “Son Havadis” adlı gazetede “İkinci Yeni” adında bir yazı yayınlayıp bu şairleri anlatınca akımın adı da II. Yeni olarak kalmıştır.

Turgut Uyar’ın ilk şiiri 1947 yılında “Yedigün” adlı dergide çıktı ama şiiri ölçülü ve uyaklı idi.  1948 yılında “Arz-ı Hal” adlı şiiri ile Kaynak dergisinin açtığı yarışmayı kazanınca edebiyat dünyasının dikkatini çekti.  Bir süre devrinin diğer şairleri gibi  Garip akımının etkisinde kaldı. O zamanlar temaları, aşk, ayrılık, ölüm gibi duygu yüklü konulardı.

1950 yılından sonra tamamen kendi şiirini buldu. Öncelikle ölçü ve uyağı kaldırıp attı ve II.Yeni şiirinin önemli adlarından birisi oldu. 

Şiir yanında eleştiriye de ilgi duydu. “Pazar Postası”, “Forum” ve “Dost” dergilerinde eleştiri ve deneme yazıları yazdı. Yalnız Cemal Süreya’nın yönetiminde olan “Papirüs” adlı dergide “Bir Şiirden” ana başlıklı inceleme yazısı oldukça dikkat çekicidir. Bu inceleme yazılarında kendi kuşağındaki önceki şairleri, onların şiirlerini konu aldı; ayrıca divan şiirinden halk şiirine, şiirin tarihine değinerek bugün dahi bir kaynak oluşturacak bilgileri bize aktardı.

Turgut Uyar, ilk şiirlerinde Halk edebiyatını ve Divan edebiyatını ( Ömer Hayyam, Nefi, Nedim) baz alır. Ayrıca yine ilk şiirlerinde Tevfik Fikret’in, Yahya Kemal’in, Abdülhak Hamit’in ve Ahmet Haşim’in tesirlerini görürüz.  Daha sonra modern şehir hayatının bunalımlarını  ve karamsarlığını işlemeye başlayarak kendi şiir dünyasını oluşturdu.

Geleneksel dil kullanımına karşı çıktı ama yine de anlaşılır şiirler yazdı. II. Yeni akımının en anlaşılır şiirleri ona aittir.

II. Yeni akımı kapsamında bilinçaltı, karamsarlık, anlamsızlık, birbirinden kopuk imgeler ve dilde bozulmaları onun şiirlerinin tabanını oluşturdu.

Turgut Uyar, ölümüne kadar dört şiir ödülü kazanmış önemli bir şairimizdir, en yakın tarihli ödülü ölümünden bir yıl önce aldığı Sedat Simavi Vakfı’nın ödülüdür. Ayrıca , “Tütünler Islak” ile Yeditepe Şiir ödülüne ( 1963), “Kayayı Delen İncir” şiiri ile Behçet Necatigil şiir ödülüne ( 1981), “Büyük Saat” ile Sedat Simavi Vaktı Edebiyat ödülüne ( 1984)  nail olmuştur. Eşi Tomris Uyar ile yaptıkları “Lucretius’tan Evrenin Yapısı” adlı kitap ile 1975 yılında Türk Dil Kurumu Çeviri ödülünü almıştır.

Eserleri

Şiir

  • Arz-ı Hal (1949)
  • Türkiyem (1952-1963)
  • Dünyanın En Güzel Arabistanı (1959)
  • Tütünler Islak (1962)
  • Her Pazartesi (1968)
  • Divan (1970)
  • Toplandılar (1974)
  • Toplu Şiirler (1981, ilk dört kitaptaki şiirleri)
  • Kayayı Delen İncir (1982)
  • Dün Yok mu (1984)
  • Büyük Saat (Son yazdıklarıyla birlikte bütün şiirleri 1984)

İnceleme

  • Bir Şiirden (1984) 

Kaynaklar

Tüzer, İbrahim, Türk Dili ve Edebiyatı / Yeni Edebiyat, Akçağ Yay., Ankara, 2015
Özkırımlı , Atilla, Türk Edebiyatı Ansiklopedisi, c.4, s. 1186

İlgili Makaleler

Yorumunuzu Paylaşın