Makaleler

Leff ü Neşr Nedir?

Yazar: Diba Bahadıroğlu

Leff kelime anlamıyla bir şeyi derlemek,i toplamak anlamındadır. Arapça karşılığı ise “Rabt” olarak verilir. Neşr ise bugünkü yaymak, bir şeyin kapsamını genişletmek anlamındadır. Yani bu sanatın edebiyattan yoksun sadece çeviri “derlemek ve dağıtmak” olarak açıklanabilir. Peki neyi derliyoruz,  neyi topluyoruz ya da bu durumu¨nasıl bir edebiyat sanat olarak aksediyoruz. Bu yazıda bu soruların cevabını arayacağız…

Leff ü neşr sanatı özellikle divan edebiyatında çok sevilmiş, çok kullanılmıştır.  Bu bakımdan da birçok çeşidi türemiştir. Bu çeşitleri göstereceğiz ama hepsini öğrenmek ya da ayırmak zorunda değil. Önemli olan beyitteki leff ü neşr sanatını görmektir.

Bayram Yavuz, leff ü neşr sanatını anlam birliğine dayalı edebî sanatlardan biri ve tenasüp sanatının özel bir şekli olarak tanımlar. Bu konuda haksız da değildir çünkü leff ü neşr sanatında iki veya daha fazla öge olmak zorundadır ama en önemlisi bu ögelerin arasında anlam birliği olmasıdır.

Tüm bu bilgilere dayanarak leff ü neşr sanatının tanımını yapalım : Aralarında anlam ilgisi bulunan iki veya daha fazla sözün beyitin içinde geometrik bir biçimde  ya da söz içinde düzensiz bir şekilde dağılmasına denir. Yani leff ü neşr sanatı için şu şartlar gerekir :

  1. Beyitte daha birden fazla sözcük olmalı.
  2. Var olan bu sözcükler birbiri ile alakadar olmalı
  3. Birbiri ile alakalı bu sözcükler yani aralarında anlam birliği olan sözcükler, düzenli ya da düzensiz bir biçimde beyitin iki dizesine dağılmalı.

Leff ü neşr sanatında çoğunlukla mazmunlar yani klişeleşmiş mecazlar ile anlam ilgisi kurulur. Cem Dilçin’e göre bu özelliği ile teşbih ve istiare sanatları ile yakından ilgilidir.

LEFF Ü NEŞR TÜRLERİ

Leff ü neşr, birinci dizedeki söylenenlerin ikinci dizede düzenli veya düzensiz açıklamalarına göre ikiye ayrılır ; Düzenli / leff ü neşr ve düzensiz / müşevveş leff ü neşr

1. Düzenli Leff ü Neşr

Birinci dizede söylenen sözcüklerin anlamla ilgili olan diğer sözcük diğer dizede ilk dizedeki sözcüğün hemen altındadır. Yani geometrik bir düzene sahiptir.  Örnek bir dize ile daha iyi anlatacağız :

Kaddin yüzün dudağın otağın soranlara

Tûbâ hûr u kevser ü cennet ne faida (ŞEYHİ)

Açıklama: Boyunu,  yüzünü, dudağını ve otağını soranlara Tuba ağacı, huri, Kevser ve cennet ne fayda eder. 

Burada kadd – tuba, yüz – hur ( huri ) , otağ – cennet ve  dudak – Kevser arasında anlam bağlantısı vardır. İlk dizedeki sözcük altındaki sözcüğün istiaresidir. Kadd ve Tuba sevgilinin boyunu ifade eden açık istiaredir. Diğer sözcükte yüz – huri arasında teşbih ilişkisi vardır. Sevgilinin yüzünün huri kadar güzel olduğu ifade edilir. Dudak ile Kevser arasındaki ilişkide de teşbih sanatına örnektir; sevgilin dudağı Kevser suyuna benzetilir. Son olarak otağ ile cennet arasında uzak bir teşbih vardır. Sevgilinin oturduğu yer yani otağı, cennete benzetilir. Dikkat edilmesi gereken ise anlamsal bağlantı kurabildiğimi sözcüklerin geometrik bir düzenle alt alta olmasıdır.

Bir örnek daha açıklayıp daha sonra alıştırma beyitlerini verelim:

Yanağın u dudağın u teninle sûretin olmuş

Biri rengin, biri şîrîn biri nâzük biri râ’na (AHMEDİ)

Açıklama: Yanağın, dudağın ve teninle suretinden biri rengin biri şirin biri nazikliğin biri güzelliğin olmuş.

Burada yanak – renk, dudak – şirin, ten – nezaket, suret – rana arasında anlam bağlantısı vardır. Anlam bağlantılarını benzetme sanatı oluşturur.  Yanak rengi ile önemlidir; dudak şirindir, ten naziktir ve sevgilinin yüzü güzeldir.

Şimdi aşağıdaki beyitlerdeki düzenli leff ü neşr sanatını ama en önemlisi sanatta kullanılan sözcüklerin hangi anlam ilgisi ile kurulduğunu görmeye çalışınız.  

Önemli Not: Leff ü neşr sanatındaki anlam birliği olan sözcüklerin sayısı denk olmayabilir. Yani ilk beyitte 3 ikinci beyitte 4 anlam birliği olan sözcük olabilir. Mesela ilk beyitte “boy” imgesi vardır ikinci beyitte hem “kadd”  hem  “tuba”olabilir.

DİKKAT  : Örneklerin ilk 5’inde sadece leff ü neşr sanatını  oluşturan sözcükler gösterilecek, diğer 5 örnek beyitte ise sözcükler gösterilmeyip sadece aralarındaki anlam ilişkileri yazılacak.

DÜZENLİ LEFF Ü NEŞR ÖRNEKLERİ

Eşarın içre vasf-ı leb-i yar gûyyâ

Ab-ı zülal içinde yatur lâ’l – paredir. (BAKİ)

*

Letafette leb ü dendânın elin yüzün olmuştur

Biri Kevser biri Necm ü biri Nâr ü biri  Tâha (AHMEDİ)

*

Dil marîzin sor ki derdinden ruhunla zülfünün

Nârdan bister döşenmiş mârdan bâlîni var (Ahmet PAŞA)

*

Olduğıyçin kad ü zülfüne müşâbîh  âyet

Mushaf açıp sürerem yüzün elif lamlara

*

Zülfüne nispet ya alnın cennet olur yâ rûhun

Çünki Şâm’ın bâğ-ı huld altında yâ üstündedir

 

DÜZENLİ LEFF Ü NEŞR İÇİN İKİNCİ ÖRNEK

Eline câm olup sâkî hırâmân olsa aydırlar

Gül açılmış budağında yine bir serv-i râ’n’anın

> İlk beyitte iki ikinci beyitte  üç anlam bağlantılı sözcük vardır. Sözcüklerde ise benzetme ve tenasüp arayacağız.

-

Bir devlet için çarha temennâdan usandık

Bir vasl için ağyara mudâradan usandım. (NABİ)

> İlk beyitte üç son beyitte üç sözcük arasında leff ü neşr sanatı vardır. Aralarında teşbih yani benzetme ilişkisi vardır.

-

Bağda zülf ü ruhun andıkça bu kimdir deyü 

Sünbül ü gül biribirinden sü’âl eyler beni ( NEDİM)

> İlk dize de ikinci dize de iki adet sözcük vardır arasında anlam ilgisi olan. Aralarındaki ilişki ise açık istiaredir. Daha net bir anlam ilgisi kurmak gerekirse mazmunlar vardır.

-

Cihân bağında hadd ü zülf ü çeşm ü kaddin ey dilber

Biri güldür biri sünbül biri ahber biri arar (ULVİ)

>  İki dizedeki sözcük sayısı denktir.  Aralarındaki anlam ilgisi ise benzetmedir

-

Ten-i  pür tâb u âbın zir-i pîrâhende sultanım

Güneştir kim beyaz  ebrin içinden berk urur nûru (HAYALİ)

>  Her iki dizedeki anlam bağlantılı sözcük sayısı ikidir. Aralarındaki anlam ilgisi ise tenasüptür.

2. Düzensiz Leff ü Neşr  / Müşevveş Leff ü Neşr / Gayr-i Müretteb Leff ü Neşr

Düzenli leff ü neşrin  aksine aralarında ilgi bağı bulunan sözcükler  beyitte karışık olarak verilir. Yani bir nevi iş okuyucuya bırakılır. Düzenli leff ü neşre göre beyitte bulunması daha zordur ama yine de kelime bilgisi iyi olan bir okuyucu bağlantıyı hemen kuracaktır. Bunun nedeni ise anlam bağlantısı olan sözcüklerin genelde mazmunlardan oluşması. Yani ilk beyitte “rûh” kelimesi geçiyorsa diğer beyitte “yanak, kırmızı, ruhsar” gibi arasında tenasüp ilişkisi olan diğer sözcükler de geçer. Genelde mazmunlar ve mazmunların sahibi ( yani sevgili ) ile alakalıdır.

Örneklerle daha net anlatacağız:

Gözüm yaşı ile rengin sözüm bulur revnak

Verir nite ki gül-i sürhe zîb ü fer jale (NECATİ)

Açıklama: Çiy tanesi nasıl kırmızı güle güzellik verirse sözüm de gözyaşlarım ile değer  kazanır. Burada göz yaşı > jale, söz  > gül-i sürh, revnak > jale ile zib ü fer arasında bağlantı sağlar. Kırmızı güldeki çiy tanesi aşığın göz yaşına benzetilmiş. Göz yaşının değerli olması da şairin sözünü tescil etmesidir. Yani gülün üzerindeki çiğ söz öbeğinde çiğ, şairin göz yaşı gül ise şairin sözüdür.  Bu bakımdan aradaki anlam bağlantısı benzetme sanatıdır.

Başka bir örnek verip daha sonra alıştırma örneklerine geçelim:

Bağ-ı dehrin hem hazânın hem bahârn görmüşüz

Biz neşâtın da gamın da rûzgârın görmüşüz. (NÂBÎ)

Açıklama:  Biz dünyada  hem son baharı hem baharı görmüşüz yani biz mutluluğun da zamanın hüznün de zamanını görmüşüz.

Bu beyitte leff ü neşr sanatının icra edildiği sözcükler şunlardır : bâğ-ı dehr > rüzgar ( zaman anlamında ),  hazan > gam, neşat > bahar… Görüldüğü gibi sözcükler alt alta değildir ama dikkatli bir göz bu bağlantıları görecektir. Yapılması gereken şey kelime öğrenmekten başka bir şey değildir. 

DÜZENSİZ LEFF Ü NEŞR ALIŞTIRMA ÖRNEKLERİ

Arak kat bâdeye ey mah-pâre

Karıştır nârı nûra nuru nâra (LAEDRİ / ATSIZ / ANONİM)

*

Belin ile dehânın andıkça

Eylerem yok yere hayâl ey dost (SULTAN CEM)

*

Gülşene nergis ü gül hayli letafet verdi

Şimdi açıldı dahi yüzü gözü gül-zârın (BAKİ)

*

Çâk-ı zekan üftâdesi dil- beste-i zülfüz

Zincirlikuyu anın içün meskenimizdir ( SÜNBÜLZADE VEHBİ)

*

Yâkût-sirişkiz yerimiz dîde vü dildir

Ateşle sudan hâsıl olur gülheriz biz(ŞEYH GALİP)

*

Hâl-i Hindû’ya mı gîsûya mı kasd-i azmin

Seferin Çîn’e mi ey bâd-ı sâbâ Hind’e midir (SÜNBÜLZADE VEHBİ)

*

Mâil olmaz gül  ü şimşâd- çemen seyrine dil

Göreli gülşen-i hüsnünde kâd ü ruhsârın (BAKİ)

*

Dîl marîzin sor ki derdinden ruhunla zülfünün

Nârdan bister döşenmiş mârdan bâlîni var (AHMET PAŞA)

Kaynaklar

Dilçin, Cem, Örneklerle Türk Şiir Bilgisi, TDK, 9.Baskı, Ankara
Bayram, Yavuz, Eski Türk Edebiyatına Giriş; Eski Türk Edebiyatında Anlam Figürleri ve Edebi Sanatlar, Akçağ, 6.baskı
Durmuş, İsmail, İslam Ansiklopedisi, cilt: 27, sayfa: 122- 124, yıl: 2003
Saraç, Yekta, İslam Ansiklopedisi, cilt: 27, sayfa: 122- 124, yıl: 2003

İlgili Makaleler

Yorumunuzu Paylaşın