Makaleler

Plato Nedir, Nasıl Oluşur?

Yazar: Hakan Kutluay

Çok kısa tanımı ile Plato; yüksek yerlerde derin akarsu vadileri sebebi ile yarılmış düzlüklerdir.  Ortalama yükseklikleri genel olarak 500 ile 1000 metre arasında olabilir.

Dünyadan bir örnek vermek gerekirse Tibet Platosu, dünyanın çatısı (the roof of the world) olarak da anılır ve toplamda Fransa’nın dört katına karşılık gelen 2 milyon km2’lik bir alana yayılmıştır. Deniz seviyesinden ortalama yüksekliği (rakım) 5.000 metre kadardır. Bu yerel ölçü birimi ile 16.400 ft'e karşılık gelmektedir.

Platoların oluşumları değişik şekillerde olabilir. Volkanlardan püsküren lavlar neticesinde oluşan platolar olduğu gibi aşınma şeklinde deniz seviyesine biriken düzlüklerin jeolojik hareketler nedeni ile yükselerek akarsular tarafından yarılması ile oluşan platolar da bulunmaktadır.

Ülkemizde en çok rastlanan örneğinde olduğu gibi ise bir diğer oluşum şekli de dağlar arasında bulunan düzlüklerin akarsu vadilerince yarılarak parçalanması sonucu oluşur. Platoların oluşma şekillerine yazımızın ilerleyen kısımlarında daha yakından değiniyor olacağız.

Türkiye’nin Platoları:

Öncelikle Anadolu’da platoların yaygın olmasının sebebini açıklamak gerekirse var olan arazinin 3. yakın zaman sonlarına kadar aşınarak peneplen ismi verilen şekilde düzleşmesi ve bu nedene bağlı olarak da 4. zaman başlarında epirojenez denilen şekilde yükselmiş olması plato oluşumunu arttıran nedenlerden bir tanesidir.

İç Anadolu Bölgesinde Yer Alan Platolar

Ülkemizde en çok platoya sahip olan bölgedir ve bu platolar genellikle Tuz Gölü çevresinde toplanmıştır. Ortalama yükseklik 1.000 - 1.500 metre arasındadır.

Haymana Platosu (Tuz Gölü’nün kuzeybatısında yer alır ve doğudan Kızılırmak ve batıdan Sakarya Nehirlerinin kolları tarafından aşındırılarak oluşturulmuştur), Cihanbeyli Platosu (Tuz Gölü’nün batısında yer alır. Kalker, kum taşı ve marnli tabakalardan oluşmuştur), Bozok Platosu (Tuz Gölü’nün güneyinde Yozgat ve Sivas şehirlerinin arasında yer alır. Kızılırmak’ın bir kolu olan Dicle Çayı ile Yeşilırmak’ın bir nehri olan Çekerek Çayı tarafından parçalanarak oluşmuştur), Obruk Platosu (Tuz Gölü ile Konya ve Ereğli ovalarının arasında yer almaktadır. Kalkerli bir yapıya sahiptir ve bu nedenle üzerinde bu platoya ismini de veren içi su dolu karstik erime olan obruklar vardır), Uzunyayla Platosu (Kayseri ve Sivas şehirleri arasındadır ve Seyhan Nehri’nin bir kolu olan Zamanti Çayı tarafından parçalanarak oluşmuştur)

Bu platoların tamamı oluşma şekli bakımından tabaka düzlüğü platolarına örnek verilebilirler.

Güneydoğu Anadolu’da Yer Alan Platolar

Ortalama yükseklik 800 - 1000 Metre arasındadır.

S.Urfa Platosu (Fırat Nehri’nin doğusunda yer alan bu plato Fırat Nehri’nin kolları tarafından parçalanarak oluşmuştur), Gaziantep Platosu (800 metre yüksekliktedir ve Fırat Nehri’nin batısında yer almaktadır. Fırat Nehri ve kolları tarafından parçalanmıştır), Adıyaman Platosu, Diyarbakır Platosu, Mardin Eşiği ve Mazıdağ Platosu (Dicle Nehri ve kolları tarafından parçalanmıştır)

Marmara Bölgesinde Yer Alan Platolar

Çatalca Kocaeli Platosu Aşınmalar nedeni ile düzleşmiş Çatalca ve Kocaeli yarımadaları peneplenleşmiş bir platodur.

Ege Bölgesinde Yer Alan Platolar

Yazılıkaya Platosu (Afyon şehrinin kuzeyinde yer alan bu plato Sakarya Nehri’nin kolları tarafından parçalanarak oluşmuştur), Bayat Platosu (Afyon’un kuzeybatısında yer alır ve yine Yazılıkaya Platosunda olduğu gibi Sakarya Nehri’nin kolları tarafından parçalanma yolu ile oluşmuştur.)

Doğu Anadolu’da Yer Alan Platolar

Doğu Anadolu Bölgesinde yer alan ve bilinen platoların dışında kalan Van Gölü çevresinde ve Kars’ın güney ve doğusunda plato özelliği taşıyan arazilerin varlığı da mevcuttur.

Erzurum Kars ve Ardahan Platosu (Ülkemizde yer alan lav platolarına örnektir ve yükseklikleri 1.500 -2.000 metre arasındadır. Aras ve Ura ırmakları tarafından aşındırılarak oluşmuşlardır.)

Akdeniz Bölgesinde Bulunan Platolar

Teke, Taşeli Platoları (Göksu Nehri tarafından parçalanarak oluşturulmuş karstik bir platodur. Bu platoların tabakaları yatay duruşludur. Çok miktarda karstik erime çukurları olan talinlere rastlanmaktadır. Tabanlarında ise terra rossa yani kırmızı toprak denilen toprak çeşidine sahiptir. Göksu Nehri’nin kolları tarafından parçalanarak oluşan bu plato diğer platolara göre kısmen tarım için daha elverişli bir yapıya sahiptir.)

Karadeniz Bölgesi ülkemizde plato bakımından en zayıf bölgedir. Her ne kadar Orta Karadeniz’deki Canik dağları üzerinde aşınmalarla düzleşmiş araziler varsa da bunların tam bir plato olduğu söylenemez bu araziler Kelkit çayı ve kolları tarafından parçalanarak oluşmuştur.

Platoların Genel Özellikleri

  • Dağlar ve ovalar arasında kalan geniş ve düz alanlardır.
  • Genellikle dağlardan denizlere doğru inen akarsular, nehirler tarafından yarılarak meydana gelmişlerdir.
  • Arazileri genel olarak eğimlidir ve basamak şeklindedir.
  • Platoların yüzeyleri genel olarak aşınmalar sonucu oluşmuştur.
  • Bir diğer oluşum şekli ise Peneplen oluşumunun, tektonik olaylar sebebi ile kesintiye uğramasıdır.
  • Platolar halk arasında ´yaylalar` olarak da adlandırılan geniş düzlüklerdir ve genellikle yaz aylarını yaylalarda geçiren insanların hayvancılık yaptığı bilinir.
  • Alçak platolar yapıları itibarı ile tarım faaliyetleri için çok elverişlidir. Genellikle ülkemizde bulunan platolar üzerinde kuru tahıllar yetiştirilmektedir.
  • Platolar şehirler arası otoban inşasında herhangi bir sorun teşkil etmezler. Ulaşımı engelleyici bir özellikleri yoktur.
  • Toprak bitki örtüsü bakımından kuru yerlerdir. Aynı zamanda yüzey suları bakımında da fakirdirler.
  • Sınırlı da olsa bağcılık ya da meyvecilik yapılan platolar da mevcuttur.
  • Yüksek olan bu düzlükleri soğuk ve uzun kış aylarına sahiptir bu nedenle üzerinde yerleşim yerlerinin oluşması güçtür.

Oluşumlarına Göre Plato Çeşitleri

1- Aşındırma Platoları: Ülkemizden bir örnek vermek gerekirse sert masif kütlelerin aşınmasıyla oluşmuş Kocaeli Platosu, bu plato şekline iyi bir örnektir. Aşındırma platoları akarsular, sel suları, rüzgarlar, buzullar gibi dış kuvvetlerce sürekli olarak aşınan yer yüzeyinin yükselmesi ve daha sonrasında da akarsular tarafından yarılması ile oluşmaktadır. Diğer platolar gibi yüksek ve eğimli bir yapıya sahiptirler.

2- Tabaka Düzlüğü Platoları:

Yatay ya da çok az eğimli olan kalın ve sert tabakaların etrafına göre daha yüksekte olması nedeni ile akarsular tarafından yarılarak vadilere bölünmesi sonucu oluşur. Yine ülkemizden örnek vermek gerekirse İç Anadolu bölgesinde bulunan Uzunyayla, Obruk, Cihanbeyli ve Haymana Platoları bu şekilde oluşmuşlardır.

3- Lav Platoları:

Zemini kalker (kireçtaşı), jips (alçıtaşı) ya da kaya tuzu gibi kolay aşınabilen kayaçlardan oluşan yerlerde bulunan akarsular bu taşları eriterek düzleştirirler. Böylece çevresine göre karstik bir yapı ile daha yüksekte olan bu araziler akarsular tarafından karstik platolara dönüşür. Akdeniz Bölgesi’nde yer alan Taşeli Platosu Göksu nehri tarafından bu şekilde eriyen karstik arazi neticesinde oluşmuştur. Karstik arazilerde genellikle yüzeyde su bulunmaz nedeni kalkerin çatlaklıklarından mevcut olan bütün suyun derinliklere kadar sızarak akıp gitmesidir. Bu nedenden karstik araziler yeraltı suları bakımından zengindirler ancak yüzeyde su bulunmamasından dolayı da bitki örtüsü yok denecek kadar azdır.

İlgili Makaleler

Yorumunuzu Paylaşın