Pablo Picasso Kimdir?

Gelmiş geçmiş en önemli ressamlardan bir tanesi olan Pablo Picasso yaşamı boyunca üretmiş ve ardında binlerce eser bırakmıştır. Peki, bizler bu dahiyi ne kadar iyi tanıyoruz? Nerede doğmuştur, anne ve babası kimdir, hangi okullara gitmiştir, hangi şehirlerde yaşamıştır, ilk resmini kaç yaşında yapmıştır, en ünlü resimleri hangileridir, kaç kez evlenmiştir ve kaç çocuğu olmuştur gibi soruların kaçının cevabını biliyoruz?

Eğer siz de yaşamı boyunca çalışmış ve üretmiş, birçok ressamın aksine hayattayken de eserlerine değer verilmiş ve bunların yanısıra çapkınlığıyla da nam salmış Pablo Picasso’yu daha yakından tanımak istiyorsanız bu yazı tam da size göre.

Pablo Picasso Kimdir?

25 Ekim 1881’de Malaga’da (İspanya) dünyaya gelen Pablo Picasso, 8 Nisan 1973’te Maugins’te (Fransa) hayata gözlerini yummuştur. Annesinin ismi Dona Maria Picasso y Lopez, babasının ismi ise Don Jose Ruiz Blasco’dur. 

Ressam ve sanat öğretmeni olan babası Picasso daha çocukken ona resim çizmeyi ve boyamayı öğretti. Picasso 13 yaşına geldiğinde ise yeteneğinin seviyesi babasını şaşırttı. 1895’te, Picasso 14 yaşındayken, ailece Barselona’ya taşındılar. Picasso burada şehrin prestijli bir okulu olan “School of Fine Arts” a başvurdu. Okul genellikle Picasso’dan yaşça büyük olanları kabul ediyordu. Ancak Picasso’nun giriş sınavındaki performansı sıra dışıydı ve okula kabul edildi. Bununla birlikte; Picasso okula başladıktan sonra bu okulun katı kurallarından ve formalitelerinden rahatsız oldu. Derslere girmemeye başlayan Picasso bunun yerine Barselona’nın sokaklarını gezip keşfettiği şehir manzaralarını çiziyordu.

1897’de, 16 yaşındayken, “Royal Academy of San Fernando” adlı okula gitmek için Madrid’e taşındı. Fakat yine, okulun sadece klasik konulara ve tekniklere odaklanması nedeniyle hayal kırıklığına uğradı. Bu dönemde bir arkadaşına şunları yazdı: “Sadece aynı eski konulara devam ediyorlar: resim için Velazquez, heykel için Micheleangelo”. Picasso bir kez daha derslere girmemeye başladı. Derslere girmediği zamanlarda şehirde geziniyor ve gözlemlerini resme döküyordu. Resmettiği şeylerden bazıları çingeneler, dilenciler ve hayat kadınlarıydı.

Picasso 1899’da Barselona’ya geri döndü ve buluşmalarını “El Quatre Gats” adlı bir cafede yapan bir sanatçı ve entellektüel topluluğunun içine düştü. Burada tanıştığı kişilerden ilham alan Picasso, eğitimini almış olduğu klasik metodlardan koparak ömür boyu sürecek deneyim ve yenilik dolu sürece adım attı.

Mavi Dönem (Blue Period) : “Blue Nude”, “La Vie” ve Diğer eserler

Pablo Picasso 1900’lerin başında Paris’e taşındı. Sanat eleştirmenleri ve tarihçiler genellikle Picasso’nun yetişkinliğindeki kariyerini farklı periyotlara bölerler. Bunlardan ilki 1901’den 1904’e kadar olan Mavi Dönem’dir. Bu ismin verilmesinin nedeni ise Picasso’nun bu yıllardaki resimlerinin çoğunun baskın renginin mavi olmasıdır. Yakın arkadaşı Carlos Casagemos’un ölümüne çok üzülen Picasso; fakirlik, izolasyon ve acı temalı resimler çizdi ve bu resimlerin çoğunda mavi ve yeşilin tonlarını kullandı.

Mavi Dönem’in en önemli resimleri “Blue Nude”, “La Vie” ve “The Old Guitarist” idi. 3 resim de 1903 senesinde tamamlandı.

The Old Guitarist

Pembe Dönem (Rose Period) : “Getrude Stein”, “Two Nudes” ve Diğer eserler

1905’te Picasso depresyonun üstesinden gelmişti. 1904-1906 arasını kapsayan Pembe Dönem’de daha sıcak renklere geçiş yapılmıştı: Bejler, pembeler ve kırmızılar.

Bu dönemin en önemli resimleri ise “Family of Saltimbanques” (1905), “Getrude Stein” (1905-1906) ve “Two Nudes” (1906) idi.

Family of Saltimbanques

Kubizm’e Geçiş

1907’de Pablo Picasso şimdiye kadar kendisinin ya da bir başkasının resmetmediği tarzda bir resim yaptı. “Les Demoiselles d’Avignon” (Avignonlu Kızlar) adlı bu resimde 5 hayat kadını tasvir ediliyordu. Avignonlu Kızlar adlı bu resmin Picasso ve Georges Braque’ın öncülük ettiği Kübizm’in habercisi ve ilham kaynağı olduğu düşünülmektedir.

Les Demoiselles d’Avignon

Kübist resimlerde, nesneler parçalara ayrılmış ve soyut bir şekilde yeniden bir araya getirilmiştir. Kübist resimlerde nesneler geometrik yapıları ile ele alınmakta ve bu şekilde çok boyutlu gösterilebilmektedir. Picasso’nun ilk Kübist resimleri “Three Women” (1907), “Bread and Fruit Dish on a table” (1909) ve “Girl with Mandolin” (1910)’dir. Bunlar ressamın “Analytic Cubist” işleri olarak anılır.

Girl With Mandolin

İlerleyen yıllardaki Kübist eserleri ise “Syntetic Cubism” olarak tabir edilir. Bunlara örnek olarak ise “Still Life with Chair Caning” (1912), “Card Player” (1913-14) ve “Three Musicians” (1921) verilebilir.

Three Musicians

Klasik Dönem

Birinci Dünya Savaşı’nın çıkması Picasso’nun sanatına diğer büyük değişimi getirdi. 1918 ile 1927 yılları arasındaki eserleri “Klasik Periyot” olarak kategorize edildi. Bu dönemdeki en önemli ve en ilginç işleri “Three Women at the Spring” (1921), “Two Women Running on the Beach/The Race” (1922) ve “The Pipes of Pan” (1923) ‘dır.

Three Women At the Spring

Sürrealizm

1927’den sonra Sürrealizm’den etkilendi. Ressamın en iyi bilinen Sürrealist resmi olan “Guernica” 1937’de tamamlandı. Tarihteki en güçlü savaş karşıtı resimlerden olan Guernica’da siyah, beyaz ve gri renkleri kullanıldı.

Guernica

Sonraki Yıllar

İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra Picasso, Komünist Parti’ye katıldı ve ilki 1950, ikincisi ise 1961 senelerinde olmak üzere 2 kez “Uluslararası Lenin Barış Ödülü” ile onurlandırıldı. Yaşamının bu döneminde Picasso aynı zamanda uluslararası şöhrete sahip birisiydi ve dünyanın en ünlü yaşayan sanatçısıydı.

Her daim çalışmaya ve üretmeye devam eden Picasso bu yıllarda da çok sayıda eser ortaya çıkardı. Jacqueline with Flowers (1954) bu eserlerden sadece bir tanesiydi. Picasso, kurşun kalem ve pastel boya kullandığı “Self Portrait Facing Death” adlı eserini ise ölümünden 1 sene önce tamamladı.

Kişisel Yaşamı

Kadınlara düşükünlüğü ile bilinen Picasso’nun hayatından çok sayıda kadın geçti. 1918 senesinde evlendiği balerin Olga Khokhlova bunlardan bir tanesiydi. Bu evlilikten Paula adından bir erkek çocukları oldu. Khokhlova ile evliyken Marie Therese Walter ile uzun süreli bir ilişkiye başladı ve bu ilişkiden de Maya adında bir kız çocuğu dünyaya geldi. İlerleyen yıllarda hayatına giren Françoise Gilot’tan ise biri erkek, diğeri kız olmak üzere iki çocuğu oldu. Ancak Picasso’nun hayatına giren kadınlar bu isimlerle de sınırlı değildi.

Piccasso’nun Ölümü

Picasso son yıllarına dek çalışmaya ve üretmeye devam etti. 8 Nisan 1973’te Fransa’da yer alan Maugins’te hayata gözlerini yumdu. İsmi, eserleri ve sanata kattıkları ise hala yaşamakta…

Musee Picasso Paris (Picasso Müzesi-Paris)

Paris’te yer alan bu müze Picasso’ya ait çok sayıda esere ev sahipliği yapmaktadır. Marais bölgesinde yer alan müze 1985 senesinde açılmıştır. Picasso Müzesi’nde çok sayıda resim, heykel, çizim, seramik ve gravür sergilenmektedir.

Museu Picasso (Picasso Müzesi-Barselona)

1963 senesinde açılan müze daha çok Picasso’nun ilk dönemine ait eserlere ev sahipliği yapmaktadır. Barselona’da yer alan bu müzede Pablo Picasso’nun 3000’in üzerinde eseri sergilenmektedir.

Picasso Hakkında Bazı Bilgiler

• Surviving Picasso (Picasso ile Yaşamak) filminde Picasso’yu Anthony Hopkins canlandırmıştır.
  
• Picasso 9 yaşında ilk resmini yapmıştır ve resmin adı Le Picador’dur.
  
• Picasso’nun gerçek adı Pablo Diego Jose Francisco de Paula Juan Nepomuceno Maria de los Remedios Cipriano de la Santisima Trinidad Martyr Patricio Clito Ruiz y Picasso’dur.