Makaleler

Apoenzim Nedir?

Yazar: Hakan Kutluay

Enzim, Apoenzim ve Koenzim Farkı

Canlıların hücrelerinde üretilen özel proteinler enzim olarak adlandırılır. Bu proteinler, hücrede DNA'da bulunan kalıtımsal bilgi doğrultusunda sentezlenir. Enzimlerin proteinden meydana gelen bölümüne ise apoenzim denir. Apoenzimler, koenzim olmadan bir etkinlik gösteremediğinden faal değildir. İhtiyaç duyduğu koenzimle birleşebilirse, fonksiyonel enzim haline dönüşebilir. 

Enzimler

Enzimlere kısaca biyolojik katalizör de denebilir. Yaşayan hücreler onları sentezler. Uzvi ve kataliz niteliğindedirler. Ayrıca, işlevleri, türleri ve nitelikleri çok çeşitlidir. 

Mikroorganizmalar da enzim sentezler. Bunun nedeni, protein, karbonhidrat gibi besinleri hücreye dahil edebilecek moleküler yapıya ulaştırmaktır. Bu enzimlerin hücrenin içinde üretilir. Bazıları içeride kalır. İsimleri endoenzimdir. Bir kısmı da dışarıya aktarılır, onlara da ekzoenim denir. 

Proteinden oluşan enzimler, tepkimeyi oluşturan maddelerle kalıcı olmayan bileşikler meydana getirirler ve biyokimyasal reaksiyonların normalden hızlı oluşmasına olanak sağlarlar. Enzimler olmazsa, biyokimyasal tepkimeler 109 kat daha ağır meydana gelir. Tepkime sona erdiğinde, enzimler herhangi bir değişikliğe uğramaz, aynı kalır. Bu şekilde yeni tepkimeleri katalize edebilirler. 

Çoğu biyokimyasal reaksiyon enzimler sayesinde meydana gelir. Ayrıca, enzimlerin kaybolmuyor oluşu, çok az miktarda olsalar dahi hızlıca pek çok adette biyokimyasal tepkimeyi katalize etmelerini sağlar. Mesela, 2 mi tripsin enzimi, 7.5 pH'lı bir ortamda 37°C'de hemen hemen 3 kilogram eti hidrolize edebilir. Enzimler kendilerinin 100.000-1.000.000 katı kadar proteini hidrolize etme özelliğine sahiptir.

Enzimler, sıcaklığa, ısıya, ışığa ve pH oranındaki farklılıklara yüksek oranda hassasiyet gösterirler. Bu fiziksel faktörlerin yanında, asit, mineral gibi kimyasal bileşenlerden de etki görürler. Bunun bir nedeni de kolloidal yapılarıdır. Moleküler ağırlıkları 10.000-1.000.000 dalton arasıdır.

Yapısal anlamda üç boyutlu olmaları çalışma şekillerinde hususiyet taşır. Çünkü sıcaklıkla birlikte üç boyutlu yapı kolayca değişebilir. Yüksek sıcaklıkla karşılaştıklarında enzimler pasif hale geçer. Bu durumun adı denaturasyondur. 

Tepkimeler mekanizmalarına göre stereoseçici veya stereospesifiktir. Stereoseçici tepkimelerin ana kaynaklarından biri de enzimlerdir. Bu sebeple, asimetrik sentez yaparken de enzimler çokça kullanılır. 

Enzimler sentezlenirken meydana gelen kalıtımsal arızalar ya da, enzimin bünyesindeki ufak değişimiler dahi bakterilerin besinleri sindirememesine, dolayısıyla besin alamamalarına, üreyememelerine, kimi zaman yaşamlarının son bulmasına dahi neden olabilir. Canlılarda bulunan enzimlerin hepsi belirli özgenillere özgüdür, dolayısıyla da tesir ettiği etap sınırlı olabilir. Bu etap sonrasında, diğer enzimler araya karışır ve bu durum tekrararlanarak sürer. Sonuç olarak, besinler çok fazla enzimin tesiriyle hidrolize olduklarından, bahsedilen etaplar esnasında tek bir enzimin etkiniği yeterli olmazsa tepkime devam edip bitemez. 

Enzimler çok özellikli olduklarından, proteinleri etkileyen bir enzimin lipidlere etki edemediği görülür. 

Her bir hücre yapısında reaksiyon türü kadar enzim barındırır.

Bir vücutta sentezlenecek enzim çeşidini saptayanlar genlerdir.

Enzimler, 2 ana yapıdan meydana gelir: Apoenzimler ve koenzimler.

Apoenzimler

Apoenzimler, enzimlerin proteinden meydana gelen bölümleridir. Sıvısal ve ısıya karşı hassastırlar. Diyalize edilemezler. Apoenzimler sayesinde enzimler çeşitlilik oluşur. Aktif olmayan enzimlerdir. Aminoasitlerin sayısı ve sırası, enzimlerin apoenzim bölümüyle alakalıdır. Enzim çeşidini ve etkileyeceği maddeyi apoenzim bölümü saptar. 

Apoenzimler, tepkimeyi tekil olarak sağlayamaz, yalnızca koenzimlerle bir araya gelip aktif hale geçerek tepkimeye girebilirler. Aynı şekilde koenzimler de tek başlarına tepkimeyi sağlayamaz. Bununla birlikte, apoenzimlerin üzerlerinde özgenile bağlanacakları aktif bir kısım vardır. Ancak kendileri aktif değildir. 

Apoenzimler, bir kofaktörle bir araya geldiklerinde holoenzim oluştururlar. Holoenzimlere bağlı enzim de denir. Holoenzimler bütündürler ve katalitik anlamda aktif olurlar. Çoğu kofaktör, kovalent olarak bağlı değildir.

Koenzimler

Koenzimler, apoenzimi etkin hale getirerek tepkimenin meydana gelmesini sağlarlar. Bir diğer ismi eşenzimdir. Enzimin asıl işlev gören protein bulundurmayan kısmıdır. Isıya dayanıklıdırlar. Genellikle vitamindirler. Özgenilin kimyevi bağlarına tesir eden organik moleküllerdir. Moleküler ağırlıkları azdır. Koenzim bölümü, organik olmayan bir özden meydana gelebilir ve apoenzimlere nazaran daha ufaktırlar. Oksidoredüksiyon ile izomerizasyon tepkimelerinde mühim bir görevi bulunur. 

Tek bir apoenzim yalnızca tek bir koenzim ile işlerken, tek bir koenzim sayısal olarak daha çok apoenzimle işleyebilir. Bu nedenle, enzim türleri sayısal olarak koenzim ya da kofaktör çeşidinden çoktur. Koenzimler inaktiftirler, apoenzimlerle birleşerek aktif hale gelirler.

İlgili Makaleler

Yorumunuzu Paylaşın