Makaleler

Anasayfa

Hakkımızda

Yardım

Yasal Konular

Kestanenin Faydaları

yazar: Hakan Kutluay

Kestane, herkesin çok sevdiği, ülkemizde Bursa yöresiyle özdeşleşmiş, kış mevsiminde daha çok tüketilen, oldukça lezzetli ve besleyici bir gıdadır. Kayıngiller ailesinden Castanea cinsine bağlı olan kestane, ağaçların yenebilen tohumlarıdır. 

Nişastalı bir yapıya sahip olduğu için yemeklerde lezzet verici ve kıvam artırıcı niteliğinde kullanılır. Kestane, yeşil renkli, kupula adı verilen ve top görüntüsündeki dikenli dış kabuk içinde ikili veya üçlü halde yetişir. Hasat zamanı geldiğinde, dikenli dış kabuk sarıya döner, çatlar, ardından da ağaçtan yere düşer. Düşünce, kestanenin meyvesi dikenli toptan ayrılır. Ağaçta kalan kestaneler ise, dallara uzun sopalara vurularak yere düşürülür.

Kestane, diğer yemişlerin göre daha yüksek oranda nişasta ve su içerir. Kestanede protein ve yağ oranı ise düşüktür. Nişasta, lif, protein, potasyum, fosfor, kalsiyum gibi mineraller ve B1, B2 ve C vitaminleri içeren kestane, oldukça doyurucudur. 100 gram kestanede, 160 kalori enerji değeri bulunur. 100 gram kestane ayrıca, 34 gram karbonhidrat, 3,2 gram protein, 1,8 gram yağ ve 8-10 gram lif içerir.

Kestane, yüksek karbonhidrat içerdiğinden diyet yapanlar tarafından kontrollü şekilde tüketilmelidir. Özellikle, şeker hastaları, damar sertliği sorunu olanlar ve yüksek tansiyonlu kimseler kestaneyi az miktarda yemelidir.

Kestane, ağaçlardan toplanan at kestanesi ile karıştırılmamalıdır. At kestanesi yenmemesi gereken, zehirli bir bitkidir. Ancak farklı şekillerde kullanılırsa çok da fayda sağlar. Örneğin, at kestanesi dolaplara kıyafetlerin arasına yerleştirilirse, onları güvelerden korur. Aynı şekilde, yün malzemeler de at kestanesi sayesinde güvelerden korunabilir. At kestanesi, bu özelliği ile bir nevi naftalindir. Çok doğal, oldukça etkin ve bedava bir malzemedir. Damarları daraltıcı özellik taşıyan at kestanesi, kozmetik ürünlerde ve ilaç sanayinde de kullanılır. Varis, hemoroid, cilt lekesi ve cilt kırışıklığına karşı etkilidir. Bir de, viks yerine kullanılabilecek, balgamı ve bronşiyal rahatsızlıkları giderecek, öksürüğü geçirecek at kestaneli krem ve jeller bulunmaktadır.

Kestanenin Faydaları

  • Nişasta ve su zenginidir.
  • Bolca lif, protein, fosfor ve kalsiyum içerir.
  • B1, B2, C ve E vitamini açısından zengindir.
  • Yüksek miktarda selenyum içerir.
  • Doyurucudur.
  • Tok tutar.
  • Lezzet artırıcı ve kıvam vericidir. 
  • Karbonhidrat içeriği yüksektir ancak kompleks yapısı nedeniyle yavaş emilir. Kompleks karbonhidratlar, lif zengini olduğundan, basit karbonhidratlar gibi kan şekerini yükseltmez. Diyabet, kalp ve damar hastalıklarına neden olmaz. 
  • Mideye karşı faydalıdır. 
  • Kalbi korur.
  • Kompleks karbonhidratlar, enerji kaynağıdır. Bu nedenle kestane de kış ayında vücuda enerji depolar.
  • Bedensel ve zihinsel yorgunluğu alır. 
  • İçeriğindeki demir kansızlığı önler.
  • Yapısındaki magnezyum ve fosfor kemik metabolizmasının önemli bileşenlerindendir.
  • Sakinleştirici özellik gösterir.
  • Stresi azaltır.
  • İçeriğindeki C vitamini, dişlerin ve kemiklerin gelişimini hızlandırır ve kan damarlarındaki matriks oluşumu için faydalıdır. 
  • İçeriğindeki potasyum sayesinde, potasyum düzeyi düşük olanlar için çok faydalıdır.
  • Meyvesi, kasların kuvvetlenmesine, yaraların daha hızlı iyileşmesine yardımcı olur.
  • Karaciğerdeki yorgunlukların ve şişliklerin geçmesini sağlar.
  • Kestane, düzenli aralıklarla yenirse vücuttaki kolesterol oranını da düşürür. 
  • Anemi (kansızlık) hastalığına da iyi gelir.
  • Varis ve basur şikayetlerini azaltır.
  • Kestane, içerdiği çeşitli mineraller sayesinde midenin güçlenmesine yardımcı olur. Midede meydana gelebilecek ülser, gastrit gibi hastalıklara karşı direnç oluşturur.
  • Kan dolaşımını düzenler ve hızlandırır.
  • Kabuklarının suda kaynatılması yoluyla hazırlanan ilaç, ateşi düşürme ve sinirleri yatıştırma özelliğine sahiptir.
  • İçerdiği nişasta, mineral tuz ve diğer besin değerleri nedeniyle, kış mevsimlerinin olumsuz şartlarında, vücut için paha biçilmez bir kaynaktır.
  • Antik çağlardan beri aşk iksiri olarak da bilinen kestane cinsel gücü ve istekliliği arttırır ve yaşam süresini uzatır.
  • 100 gramında 500 mg potasyum bulunduran kestane, potasyum eksikliği yaşayanlara önerilir.
  • Çocukların beyin ve retina gelişimi için çok faydalıdır.
  • Eski dönemlerde de üretimi yapılan, çavdar ile karıştırılarak yapılan ekmeği oldukça tok tutar.
  • Kestane ile hazırlanan çay, sinüzit şikâyetlerine iyi gelir.
  • Balla karıştırılıp hazırlanan kestane püresi, iştahsız çocukların beslenme alışkanlıklarını düzenlemek için kullanılır. 
  • Kandaki alyuvarların yapımı için çok hayati olan folik asit açısından zengindir. 
  • Çok lif içerir. Bu sayede, glisemik indeksi düşük bir yiyecektir. Bu da, kan şekerinin yavaş şekilde yükselmesine yardım eder. 
  • Karaciğer ve mide için oldukça faydalıdır.
  • İshali engeller.
  • Beyin için faydalıdır, zihinsel aktivitelerin daha rahat yapılmasını sağlar, unutkanlığı önler. Alzheimer'ı geciktirir ya da yavaşlatır.
  • Bebeklerde ve çocuklarda kalp ve damar sağlığı açısından faydalıdır. Ayrıca nörolojik gelişim için de önemlidir.
  • Trigliseridi düzenler. 
  • Hücrelerin yaşlanmasını yavaşlatır. Bu açıdan, erken yaşlanmayı engelleyicidir. 
  • Birçok kanser tipini önlemeye yardım eder. Bilhassa akciğer kanserini engeller.
  • Kan basıncını düşürür ve kansızlığı yenmeye yardım eder. 
  • Kolesterolü düzenler. 
  • Bağışıklık sistemini güçlendirdiği için hastalıklara kolay yakalanmanın önüne geçer.
  • İshali önler.
  • Afrodizyak etkilidir, bu yüzden cinsel gücü ve isteği de artırır. 
  • Ateşi düşürmeye yardım eder. 
  • Hamileler için çok faydalıdır. Bebek için oldukça yararlı besinler içerir. Doğmamış çocuklardaki nörolojik sorunları giderir.
  • İçeriğindeki folatlar, kırmızı kan hücreleri ve DNA için gereklidir.

Kestane Nasıl Tüketilir?

Kestane hem fırında hem de ocakta pişirilebilen bir yiyecektir. Kestane kebap denen şekilde suyla haşlanarak veya ızgarası yapılarak yenebilir. Aynı zamanda, tatlılara, pilavlara ve diğer yemeklere de tat katıcı ve kıvam artırıcı olarak konulabilir. Bursa ve civarında yapılan kestane şekeri tüm dünyada çok ünlüdür.

Kestanenin püresi de yapılabilir. Un haline getirilirse, kestane ekmeği de yapılabilir. Kestane unu, gluten içermez. Bu sayede, çölyak hastalığından muzdarip insanlar tarafından da rahatça kullanılabilir. Çok lezzetli ve besleyici bir undur.

Kestanenin bir de balı vardır. Ülkemizde yalnızca belli bölgelerde üretilen bu sağlıklı yiyecek, oldukça da popülerdir.

Kestanenin ağacı, kabuğu, dalları ve yapraklarından da faydalanılabilir. 

Kestane kebap yaparken veya kestane haşlarken nelere dikkat edilmelidir?

  • Kestane kebap yapmak için kestaneler öncelikle yıkanmalıdır.
  • Ardından, bombeli kısımları keskin bir bıçak yardımıyla, çok da fazla derinine inmeden enlemesine olacak şekilde çizilmelidir. İstenirse, artı (+) şeklinde de çizilebilir. Yalnızca bu işlemi yapmak için üretilen kestane çizme makineleri de vardır, dilenirse onlar da kullanılabilir.
  • Çizilen kestaneler, bir kez daha yıkanıp 1 saat kadar soğuk suda bekletilmelidir.
  • Suya bir tatlı kaşığı pekmez, bal veya şeker, kestanenin pişince çok daha fazla lezzetli olmasını sağlar.
  • Suda 1 saat bekleyen kestanelerin suyu süzülür.
  • Kestaneler istenirse tavada, dilenirse de kapağı açık bırakılmak suretiyle tost makinesinde pişirilebilir.
  • Eğer fırın tercih ediliyorsa, fırın önceden 200 derece olacak şekilde ısıtılmalıdır.
  • Aynı şekilde bir tencere de  kullanılabilir. Bu durumda "kestane kebap" değil, "kestane haşlama" olacaktır. 
  • Kestanenin kabuğunu kolayca soymak için, kestaneleri en az 12 saat buzdolabında bekletmektir. Buzdolabında bekleyen kestaneler, soğuk suya atılır ve bu suda yıkanır. 

İlgili Makaleler